28 Haziran 2009 Pazar

ZEYTİNYAĞLI BİBER DOLMASI

Zeytinyağlı biber dolması, yaz günlerinin en sevdiğim tatlarından biridir. Aslında onu pek yemekten saymak mümkün değil, dolabı açtığımda onunla göz göze geldiğimde tuhaf bir çekim gücü olan dolmadan hoooop bir tane tabağa alıp, ara öğün ya da çerez niyetine yerim bir tane. Serin serin ve baharatlı lezzetine asla karşı koyamıyorum nedense. Günün her saatinde yenebilir biber dolması bana göre. Hafta sonlarının olmazsa olmazı zeytinyağlı biber dolması, yanına çabucak yapılıveren köfte, tavuk veya et gibi yemekle, bir de salatayla şık ve besleyici bir sofraya dönüşüverir kanımca.

MALZEME
12 adet dolmalık biber,
5 adet orta boy soğan,
1 yemek kaşığı kuşüzümü,
2 yemek kaşığı dolmalık fıstık,
2 adet irice domates,
2 su bardağı pirinç,
1 su bardağı zeytinyağ,
1 tatlı kaşığı tuz,
3 adet kesme şeker,
1 çay kaşığı karabiber,
½ çay kaşığı tarçın,
1 yemek kaşığı kuru nane.

NASIL YAPACAĞIZ?
Soğanları incecik kıyıp tencereye koyduktan sonra ½ kahve fincanı su ve tuz ilave ederek, suyunu çekinceye kadar pişireceğiz (soğanı yağda kavurmuyorum, midede yanma yapmasın diye). Başka bir tencereye zeytinyağını koyup, fıstığı pembeleşinceye kadar kavurup, ayıklanıp yıkanmış kuşüzümünü ve şekeri ilave edeceğiz. Pişmiş soğanı da karıştırdıktan sonra minik doğranmış domatesini ve yıkadığımız pirinci ilave edeceğiz (domateslerin kabuklarını kalınca soymak suretiyle, dolmalarımızın kapaklarını hazırlayacağız). Birkaç kez karıştırdıktan sonra tencereyi ocaktan alacağız, karabiber, tarçın ve naneyi karıştırıp 5- 10 dakika kadar kapağını kapatarak dinlenmeye bırakacağız.
Bu arada biberlerin tohumlarını çıkartarak yıkayacağız. Dinlenmiş harcımızla biberleri fazla basa basa olmadan dolduracağız (pirinçler piştiğinde biberlerden taşmamalı). Üzerlerine domates kapakları kapattıktan sonra tencereye tek sıra halinde dizip, 1 çay bardağı su ilave ederek oldukça kısık ateşte, pirinçler yumuşayıncaya kadar pişireceğiz. Soğuduktan sonra servis tabağına alacağız.

4-3-2-1 KEK

Annemin bir kek tenceresi vardı, hani şu ortasında minik bir bacası olan. Altında da bir tepsisi olurdu. Hatta evimizde kömür sobası olmadığından, o tepsinin üzerine de (kekin altı birden pişmesin diye) kül serpilirdi. “Komşu komşunun külüne muhtaçtır” diyen annem, komşudan kül istemişti. Çocukluk yıllarımın en güzel kokusuydu ve sanırım yapmayı ilk öğrendiğim kekti.
Kızlar küçükken sık sık yapardım. Bazen beslenme çantalarına koyardım, çoğu kez de okuldan geldiklerinde süt ya da meyve suyu eşliğinde bayıla bayıla yerlerdi. Evde her zaman bulunduğu için, aniden çaya kahveye biri geldiğinde de cankurtaranımdı. Kızlar büyüyüp, artık hamur işine paydos dediğinde, misafirlere de başka pastalar yaptığımdan kek (kızların tabiriyle) demode kalmıştı. Ama şimdi de torunlar var ve bize geldiklerinde “anneanne kek var mı?” diye sormaya başladıklarından beri yeniden gündeme geldi.

MALZEME
4 yumurta,
2 su bardağı toz şeker,
1 paket margarin,
1 su bardağı yoğurt,
1 paket vanilya,
1 paket kabartma tozu,
3 su bardağı un,
2 yemek kaşığı kakao.

NASIL YAPACAĞIZ?
Yumurtaları karıştırma kabına kırdıktan sonra tozşekeri de ilave ederek iyice çırpacağız. Margarini eritip karışıma katacağız, çırpmaya devam ederken sırayla yoğurdu, vanilya ve kabartma tozunu da ilave edeceğiz. Yağlanmış kalıba 3 yemek kaşığı kadarını ayırarak dökeceğiz. Kalan hamura kakaoyu karıştırarak diğer hamurun üzerine döküp, çatalla helezonlar yaparak şekl vereceğiz. 170 derecedeki fırında 40- 45 dakika pişireceğiz.
NOT: Kakaolu karışıma parça çikolata ilave edeceğiniz gibi, kakao yerine 1 su bardağı dövülmüş ceviz ya da küp şeklinde doğranmış meyve kurusu da koyabilirsiniz

FIRINDA KABAK MÜCVERİ

Dedim ya, kızartmaya fazlaca rağbet yok diye, ama mücverden vazgeçmem de mümkün değil. Nadiren kızartma şeklinde yapsam da, fırında olanı tercih ediyoruz. Hatta akşamdan yaptığım fırın mücveri eğer bitmemişse, sabah kahvaltısında sebzeli börek gibi yemeyi de çok seviyoruz.

MALZEME
3 adet orta boy kabak,
½ demet taze soğan,
½ demet dereotu,
½ demet maydanoz,
½ demet taze nane (yoksa 1 tatlı kaşığı kuru nane),
3 adet yumurta,
1 çay kaşığı karabiber,
1 tatlı kaşığı tuz,
5-6 yemek kaşığı un.

NASIL YAPACAĞIZ?
Kabakların kabuklarını soyup rendenin kalın tarafıyla rendeleyeceğiz. 10- 15 dakika kadar süzgeçte bekleterek fazla suyunu atacağız. Bu arada karıştırma kabına ayıklanıp incecik doğranmış taze soğan, maydanoz, dereotu ve naneyi koyduktan sonra kabakları da karıştıracağız. Yumurtaları, karabiberi ve unu da ilave edip (sulanmaması için) en son tuzunu karıştıracağız. Yağlanmış fırın kabına 1 parmak kalınlığında olacak şekilde dökeceğiz. 180 dereceye ayarladığımız fırında kurutmadan, üzeri kızarıncaya kadar pişireceğiz.

KIYMALI SEMİZOTU

Semizotunun,salatası kadar kıymalı yemeği de bizim evde oldukça rağbet görür. Mayhoş lezzetine lezzet katan yoğurtla yemeğe bayılırız. Hafif olduğu kadar, faydaları saymakla bitmeyen bu yaz yemeği, vazgeçilmezlerimiz arasındadır. Mevsimi bitmeden bolca tüketmenizi öneririm.

MALZEME
2 bağ semizotu,
250 gr kıyma,
1 orta boy soğan,
2 yemek kaşığı tereyağ,
2 orta boy domates,
1 kahve fincanı pirinç,
1 tatlı kaşığı tuz,
½ çay kaşığı karabiber.

NASIL YAPACAĞIZ?
Semizotunun köklerinin topraklı kısmını kestikten sonra (toprak kokusu kalmasın diye ben biraz fazlaca kısaltarak kesiyorum:)) bolca yıkayıp parmağımızın 2 boğumu uzunluğunda doğruyoruz.
Diğer yanda kuşhaneye soğanı doğrayıp, kıyma ve tuz ilavesiyle tereyağında kavuruyoruz. Kabukları alınıp irice küp şeklinde doğradığımız domates ve karabiberi de karıştırdıktan sonra semizotunu da karıştırıyoruz. Üzerine, yıkanmış pirinci de serpiştirip (rahat sulanabilmesi için) direk kısık ateşte pişiriyoruz (su koymanıza gerek yok, domatesin ve semizotunun saldığı su yeterli oluyor). Pirinçler piştiğinde yemeğimiz hazır demektir. Yoğurtla birlikte servis yapıyoruz.

ZEYTİNYAĞLI BEZELYE

Yeşilliğin en bol olduğu bu mevsimde, bezelyeyi zeytinyağlı pişirmenizi öneririm. Sıcak yaz günlerinde soğukluğuyla, içindeki yeşilliklerin kattığı lezzetle severek yiyeceğiniz bir yemek.

MALZEME
1 kg bezelye,
1 demet taze soğan,
½ demet dereotu,
1 çay bardağı zeytinyağ,
3 adet kesme şeker,
1 tatlı kaşığı tuz,
1 çay bardağı su.

NASIL YAPACAĞIZ?
Bezelyeleri ayıklayıp yıkadıktan sonra tencereye alacağız. Taze soğanları ve dereotunu ayıklayıp incecik kıyarak bezelyeye karıştıracağız. Şeker, tuz ve zeytinyağını koyup, suyunu da ilave ettikten sonra kaynayıncaya kadar hızlı sonra kısık ateşte 20- 25 dakika pişirip soğumaya bırakacağız.
NOT: Zeytinyağlı yemekleri mutlaka kapağı kapalı olarak soğutun ve daha sonra servis tabağına alın.

TERBİYELİ TAVUK

Bizim evimizde mangal yakma imkanımız yok, eşim de kızartmaya fazla rağbet etmiyor. Allahtan Tefal, Actifry gibi mucizevi bir alet sürdü piyasaya ve biz artık kızartma yiyebiliyoruz. Sadece patlıcan kızartması başarısız oldu, soslu olanı ne ala da, normal kızartma da patlıcanlar büzüştü ve sonuçta sevmedik. Ama sigara böreği, kabak, hele patates kızartması muhteşem oluyor. Terbiyeli tavuğu denedim, gerçekten nefis oldu.

MALZEME
6 parça kemiksiz kalça şiş,
2 diş sarımsak,
1 kahve fincanı zeytinyağ,
1 su bardağı süt,
1 yemek kaşığı soya sos,
1 çay kaşığı taze çekilmiş karabiber,
1 tatlı kaşığı pul kırmızıbiber,
1 tatlı kaşığı kekik,
1 tatlı kaşığı tuz.

NASIL YAPACAĞIZ?
Sütün içine zeytinyağ, ince kıyılmış sarımsak, soya sos, karabiber, kırmızıbiber, kekik ve tuzu koyarak karıştıracağız. Tavuk etlerini de kuşbaşı doğrayarak sosun içine karıştıracağı ve üzerini kapatarak buzdolabına koyacağız. (Ben öğle vakti hazırlayıp akşam pişirdim). Pişirmeden önce tavuk etlerini süzerek sostan çıkarttıktan sonra ister mangalda, isterseniz benim yaptığım gibi Actifryda pişirebilirsiniz.